🎫 Rüyada Yağmur Altında Dua Etmek Nedir

Rüyadayağmurda ıslanmak gibi durumlar sıkça yorumlanmaktadır. Bunun yanında kişini bir de ağlaması yaşanırsa, daha farklı anlamlarla çıkacaktır. Bu rüya genellikle kişinin maddi olarak rahatlamasına işaret eder. Ancak bu rahatlama biraz farklı şekillerde yaşanacaktır. Rüya yorumlanırken şu şekilde bir olay anlatılır: Rüyasında yağmur altında ağlayan kişiler Hafızayı Kuvvetlendirmek İçin. "Allahummerzukna hıfzal mürseliyn ve ilhamel enbiyai ve fehmel evliyai bikeramike ya ekremel ekramiyn vebirahmetike ya erhamerrahimiyn." Seher vaktinde 70 kere 1 ay okumaya devam edilirse Allah'ın izniyle devam edenin hafızası kuvvetli olur. Labels #Dua. Sebepnedir? Yorumlama, hayalperestin rüyadaki olaylara duygusal tepkimesine bağlıdır. Yağmur rüyası, insanın ruhsal deneyimlerini ifade eder ve günün olaylarının yankısıdır. eğer rüyada yağmur yağmak hoş bir his yarattı ve ruhu mutlulukla doldurdu, bu rüya pozitif olarak yorumlanabilir. Bu hikaye özellikle duyguların 18Nağme yaparak dua etmemek. 19-Peygamberleri (a.s.) ve sâlih kimseleri vesile ederek dua etmek. Çünkü onlar, hem Allahü teâlâya ve hem de kullarına karşı hakları en kâmil’ şekilde yerine getirmektedir. 20-Duâ ederken sesi alçaltmak. Yâni gizli olarak dua etmektir. Gizli dua etmek, Allahü teâlânın katında makbuldür. Diniolarak Rüyada yağmur yağarken dua ettiğini görmek tabiri. Dini olarak rüyada yağmur yağarken dua ettiğini görmek geçiminin kolaylaşacağına, onunla iyi bir geçim içinde olacağına, bir sebeple iş yapılan kişi ile aranın açılacağına, fenalıkta bulunmaya, evli ve çocuk sahibi kimselerin aile üyeleri tarafından el üstünde tutulduğuna, strese ve üzüntüye RüyadaGökkuşağı Altında Dua Etmek . rüyada gökkuşağı altında dua etmek, hastalıklardan ve problemlerden kurtulacağın anlamına gelir. Psikolojikolarak Rüyada yağmur altında yürümek yorumu. Psikolojik olarak rüyada yağmur altında yürümek hayırlı günlerin geleceğine, işine gösterdiği özen ve hürmet sayesinde çok daha iyi yerlere geleceğine ve hayatta çok başarılı olacağına, gözünü diktiği her işi layığıyla ve bileğinin gücüyle yerine getirmeyi bileceğine, yeni bir işe girmek için kısa kI22PEQ. Rüyada yağmur altında dua etmek nedir tükettiği nefes ve para ile kalacağına, yaşama isteğine yeniden kavuşacağına, hayatının tamamen altüst olacağına, güç kaybedeceğine, borçlarının kendisini çok aşacağına, sağlığın günden güne iyiye gideceğine, kişinin yaşadığı olumsuzluklardan nihayet kurtulmaya başlayacağına ve eskisi gibi neşeli, hayata daha iyimser bakan kişi haline geleceğine, kendisini hayretler içinde bırakacak sözler işiteceğine, imkanlarının artacağına delalettir. Güvenilir kişilerle vakit geçirmeniz bazı konulara açıklık getirebilir. Rüyada yağmur altında dua etmek nedir yardımsever ve iyi kalpli bir kişi ile evlilik yoluna adım atılacağına, alınan kararların bir türlü istenen şekilde uygulanamayacağına ve azalan kazancın sonunda tamamen biteceğine tabir olunur. Rüyada yağmur altında dans etmek yaptığı işlerle çok büyük bir şöhrete karışacağına ve uzun zamandır muzdarip olunan bir rahatsızlığın geçeceğine, sağlığının ve rahatının da ömür boyu süreceğine tabir olunur. Rüyada yağmur altında dua etmek kendisini aşan sorunlarla karşılaşacağına, sevdiği kişilerin uzun zamandan beri devam eden sorunlarının çözümü için yakın bir zaman içinde destek olacağına işaret eder. Rüyada yağmur altında kalmak kötü bir alışkanlığından kurtulacağına, uzun zamandan beri gerçekleştirmeyi beklediği bir projeyi yakın bir zaman içinde gerçekleştireceğine tabir olunur. Rüyada yağmur altında uyumak sorun yaratan işlerde kısa zaman içinde bazı kötü kişiler tarafından çeşitli aldatmacalar yaşanacağına, daha hızlı ve daha güvenli adımlar atılacağına rivayet etmektedir. Rüyada yağmur altında ağlamak mutlulukla dolu günlerin etkisiyle işte de başarı sağlamaya, her zaman kendinden emin, hoşgörülü biri olunacağına, allah’ın izni ile sorunların tamamen son bulacağına, sevilen bir kişi ile kurulacak olan bir ortaklık sayesinde büyük kazançlar elde edileceğine rivayet eder. Rüyada yağmur altında oynamak işlerinin yolunda gideceğine ve yaptığı önemli işler sayesinde takdir toplayacağına, aile hayatı içinde birlik ve beraberlik sağlanacağına delalettir. Rüyada sağanak yağmur altında kalmak işlerini, yaşayacağı büyük bir sorun yüzünden kısa süreliğine ertelemek zorunda kalacağına, hayırlı bir kısmet ile dünyaevine gireceğine, çalışmalarının karşılığında istediği takdiri ve ünvanı almayı başaracağına rivayet etmektedir. Bu web sitesi, size en iyi deneyimi sunabilmek için çerezler kullanır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikası Rüyada Dua etmekRüyada dua etmek, duasinin kabul olmasina, hidayet, rizik ve büyük adamlar yaninda övülmeye isarettir. Dua ettigini gören kimsenin, itaatkar olacagina isarettir. Rüyada edilen dua, uyanikliktaki ibadet yahut rüya sahibinin kilacagi nai mazdir.* Rüyada dua etmek , maksada kavuşmaya ve çocuga işarettir.* Eger dua siddetli istekle ve bagirarak olursa, musibetlere veyahut fitneler eger dua yüksek sesle olursa yagmurun azligina isarettir.* Eger halkı dua için toplanmış görse bereket izzet ve yükseklige, azginlik ve sekavetin gitmesine isarettir. Eger rüyada kendisinin duadan kaçindigini görse o kimse mahrum ve ümitsiz olur. Allahu Teala’ya dua ettigini veya kendisi için dua edildigini gören kimse hayra erisir ve kendisine gipta edilir.* Rüyada dua etmek ihtiyaçlarin karsilanmasina ve isteklerin meydana gelmesine isaret eder, demislerdir. Karanlikta Allah’a dua ettigini görmek, o adamdan korktugundan dolayi ona boyuna egmeye TABİRİ BULAMADINIZMI? RÜYALARINIZI BİZE YAZIN ELİMİZDEN GELDİĞİNCE TIKLAYIN!!! Rüyada yağmur altında halay çekmek zorluklarını aşmayı bileceğine, içindeki huzursuzluktan kurtulacağına, üzüntülerinin biteceğine, kendini değiştirmek ve geliştirmek için bazı adımlar atacağına, başarısız olacağına, çaresiz durumlara düşeceğine, bunun kendisi için büyük şans olacağına, geleceği için kayda değer girişimlerde bulunacağına, ticarette yol katedeceğine, atılıma geçeceğine, rekabet halinde olduklarına karşı üstünlük ve güç elde edeceğine, takdir toplayacağına, yaşlılığında da rahat edeceğine rivayet eder. Yarım bırakılmış plan veya projelere dönülmesi, geçmişi anımsamak ya da eski arkadaşlarla bir araya gelmek olumlu yönde ilerlemenize katkı yapabilir. Rüyada yağmur altında halay çekmek içine düştüğü çıkmazlarının önünün açılmaya başlayacağına, hayırlı ve güzel kazançlar elde edeceğine, insanların takdir ettiği ve hayran olduğu bir kişi olunacağına yorulur. Rüyada yağmur altında kalmak aile bireyleri arasında bazı tartışmaların ve kırgınlıkların yaşanacağına ve sevgili ile ayrı düşüleceğine, yaptığı çalışmalar sayesinde çok iyi yerlere geleceğine ve resmi bir kurumda çok üst kademelerde görev alacağına alamet etmektedir. Rüyada yağmur altında oynamak iş konusunda çok büyük deneyimlere sahip bir kişi ile ortaklık kurulacağına, rüyayı gören kişinin rahat ve güzel günlere kavuşacağına rivayet eder. Rüyada yağmur altında uyumak korkularını yeneceğine, uğradığı zararı çok hayırlı bir şekilde telafi edeceğine rivayet etmektedir. Rüyada yağmur altında ağlamak büyük bir maddi kazanca kavuşulacağına, hayali kurulan çalışmalara ve projelere bu sayede kavuşulacağına, iş konusunda kısmetin açılacağına, ferahlığa çıkılacağına, elde edilen kazancın günden güne daha da fazla artacağına, yeni bir yol çizileceğine işaret eder. Rüyada sağanak yağmur altında kalmak sıkıntılı bir işin ardından ferahlığa çıkılacağına, yapılan hatalardan ötürü uğranan maddi zararların telafi edileceğine, yeni bir birlikteliğe başlanacağına rivayet eder. Rüyada yağmur altında dua etmek nedir eline çok yüklü miktarda kazanç geçeceğine, kardeşlerin ortak bir işe girileceğine ve mal mülk sahibi olunacağına işaret eder. Rüyada yağmur altında dans etmek ticaretinde ehil kişiler arasına gireceğine, işlerindeki verimin ve bereketin düşeceğine, yaşayacağı sorunlar nedeni ile kurulu düzeninin ve huzurunun da berbat olacağına alamet etmektedir. Bu web sitesi, size en iyi deneyimi sunabilmek için çerezler kullanır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikası Halvetiyiz biz erenler Nişansızlık nişanımız Soyumuz İbrâhim soyu Muhammed pirimiz bizim Ey aşıklar ey garipler Bu diyar hangi diyar Kerbeladir gam yüklüdür Kan gölüdür bu diyar Cemal yolu bulunur Allahı zikretmekle Resulullah bilinir Daim tevhit etmekle Aşık olan söz eylemez Aslına yalan söylemez Söz veripte geri dönmez Muhammede bak ibret al Söyledin özünde ara kendini Özünde gizlidir senin Muhammed Sözünde anlattın bize tevhidi Özünde gizlidir senin Muhammed Açılınca güller dalda Bülbüller ötüyor onda Hasan Hüseyinim gonca Kokulmuyor Muhammedsiz Cemalini seyredince Resulullah kim bilince Ehlibeyit söylenince Yanıyorum cemaline Güzel aşık cevrimizi Çekemezsin demedim mi Bu bir rıza lokmasıdır Yiyemezsin demedim mi Gel aşıklar gel arifler Gel Muhammedi bulalım Ey dost yolunda sadıklar Gel Muhammedi bulalım Previous Next Rüyada Kilisede Dua Etmek Nedir Görmek Rüyada kilisede dua etmek nedir görmek çaresiz durumlara düşeceğine, çok güzel ve hayırlı adımlar atılacağına ve kazanç elde edileceğine, iş hayatında çok büyük ve hayırlı kazanç getirecek işlere imza atacağına, hayatının adeta cennete döneceğine, toplum içindeki yerin değerleneceğine ve itibarın da artacağına, eline geçen paranın ve malın kendisine çok hayır ve başarı getireceğine, aile hayatındaki uyumun ve huzurun da artacağına, tabir olur. Ayrıca rüyada kilisede dua etmek nedir görmek içinde bulunduğu bu kötü durumdan kısa süre içinde ve canını sıkmadan kurtulacağına, refah düzeyinin hiçbir zaman azalmayacağına, iş hayatında çok hayırlı çalışmalar gerçekleştirileceğine, deyim yerindeyse önünde sonunda makam sahibi olacağına, onlardan yana menfaat ve hayır göreceğine, ancak daha sonra sevdiği ve değer verdiği insanlardan birisi sayesinde çok büyük bir yardım göreceğine, yorumlanır. her gün yeni sorunların karşısına çıkacağına tabir edilir. girdiği işlerde başta çok iyi giderken daha sonra zarar etmeye başlayacağına delalet eder. bunun başarılarının sürekli olmasına vesile olacağına alamet eder. akabinde de acı çekerek vefat edeceğine yorulur. Dini olarak rüyada kilisede dua etmek nedir görmek tabiri Dini olarak rüyada kilisede dua etmek nedir görmek para ve zaman ayıracağına, yeni hayatında çok hayırlı ve kazançlı işlere imza atacağına, aile hayatında çok büyük tartışmalar yaşanacağına, dertlerin bir anda sona ereceğine, asla yapmam dediği şeyleri yapacağına, yapacağı bu büyük hatadan dönmek yerine inatçı bir tutumla devam ederek gelecekte büyük mutsuzluklara neden olacak adımlar atacağına, herkesi doğru yola çağıracağına ve dünya hayatı ile ilgili herşeyden vazgeçeceğine, eline çok hayırlı fırsatlar geçeceğine bu sayede bolluk, delalet eder. Psikolojik olarak rüyada kilisede dua etmek nedir görmek yorumu Psikolojik olarak rüyada kilisede dua etmek nedir görmek duygusallığın ön plana çıkacağına, rakiplerini mağlup edeceğine, kısa süre önce yaşadığı güzel bir olayın daha sonra sıkıntıya yaratacağına, hasta olan yakınının ölüm haberini alacağına, çok iyi ve sağlam dostluklar kurup birlikte çeşitli işlere girişeceğine, kendisine uygun hayırlı bir kısmet bulup evleneceğine ve bir eve taşınacağına, yardımda bulunacağına, KONULARDA RÜYA TABİRLERİ ESERLERİMİZ  SON EKLENENLER GÜNÜN AYETİ Ey iman edenler! Sabrederek ve namaz kılarak Allah’tan yardım dileyin. Şüphe yok ki, Allah sabredenlerle beraberdir.BAKARA- 153 ÖZLÜ SÖZLER Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir. Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun? Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır. Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. Hz. Ali Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur. Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir. En güzel keramet gönlü masivadan arındırmaktır. Alem-i Berzah insanın kendisidir. Zahir ve batının karşılığı aşk-ı sübhandır. Mutaşabih ayetler ledünidir. Ölüm ve cehennem korkusu Hak'ka dost olmayanlar içindir. Şartlanmalardan ve önyargılardan arınmadan kimse masum olamaz. Uzlaşmak için bahane arayan düşman zıtlaşmak için bahane arayan dosttan daha iyidir. Baki hakikatler fani merkezli inşa edilemez. Her zorluğun çözümü sevgidir. Allah var gayrı yok sevgi var dert yok. Allah de ötesini bırak. Sorunları erteleyen ve örten değil çözüm üretip sorunları çözen olmalıyız. Kişinin irfanı kemalatı nispetinde şeytanı da nefsinin şiddetinde olur. Kötü huylardan kurtulmanın en keskin yolu ilahi aşka yanmaktır. Mücevherden sarraf olan anlar, başkası bilemez. Ne fark eder kör için elmas da bir, cam da bir. Eğer sana bakan kör ise sakın sen kendini cam sanma.Mevlana Kendini oldum ve doğru zannedenler kendileri gibi düşünmeyenlerden rahatsız olurlar. Eflatun'a dediler ki "Ne kadar çok çalışıyorsun". O da dedi ki "hayır ben sevdiğim işi yapıyorum" Allah kuluna sevdirdiği her işi kuluna kolaylaştırır. Kurtuluş hidayete tabi olanlar içindir. Selam olsun hidayete tabi olanlara. Tevhid-i Ef-al meratibi ihvanın kendi gerçeğine seyir haritasıdır. Kişi ilk önce kendisinin arifi olacak ki Rabbinin arifi olabilsin. İnanmak başka şey, teslim ve tabii olmak başka şeydir. Kalıcı dostluklar edinin. İhvan gibi yaşa, gerisine karışma. Mutlu insan başkalarının mutluluğu için yaşayandır. İslam dini istişare esaslıdır. Allah için affet, Allah için paylaş. İhvanlığını işine göre değil, işini ihvanlığına göre ayarlayacaksın. Kul, iradesini Allah’a teslim edendir. Hakk'ı hatırladığımız unuttuğumuzdan fazla olsun. "Olacağım" diyene engel yok, "olmayacağım" diyene bahane çok. Ben merkezli değil, biz merkezli olun. Dervişçe yaşamak, tevhitçe yaşamaktır. Yaptığınızı azimle yapın, hırs ile yapmayın. Kullukta devamlılık esastır. Önce emin insan olmalıyız. Derviş, halinden belli olmalıdır. Beşeriyet kemalâtın hammaddesidir. Mükemmeliyet istikamette daim olmaktır. İnsanın cismi arza, ruhaniyeti semaya mensuptur. Yaradılış farziyetimiz hakkı bilmektir. Hakk'ı tanımanın ön şartı Resulûllah’ı tanımaktır. İnsanın sırrında Allah’ın sonsuzluğu vardır. Kulluğa bahane yok değer üreteceksiniz. Şikayet, Mevla’ya hürmetsizliktir. Kulluk adına yapmadıklarımıza hiçbir bahane geçerli olmayacak. Bu âleme kavga için gelmedik. Telkin öncelikle bizim nefsimize olmalıdır. İnsan, Allah’ın sırrı Allah da insanın sırrıdır. Varlığımızın sebebi zuhuru, Cenab-ı Resulûllah’tır. Kullukta teslimiyet “Rağmen” olmalıdır. Kazası olmayan tek şey hayatımızdır. Sevgi dışındaki bütün hallerde zorluk vardır. Nefsinde mevsimi hazan olanın, gönül mevsimi bahar, Ahireti bayram olur. Hayat yaşamak, yaşamaksa sevmektir. En güzel keramet istikamet üzere olmaktır. Kişinin Rabbini tanıması için kendini tanıması lazım. Hakk’ı ancak Mirat-ı Muhammet’ten görebiliriz. İnsanı Hakk’ta sonsuzlaştıran ve yaşatan, sevgidir. Sevgi bütün yaratılanların varoluş mayasıdır. Sevgisiz olan her mekân ve mahâl mundardır. Sevgi Allah için yanmak ve olmaktır. Allah’ın ve Resulullah’ın sevgisi ile yanmayan gönül hamdır, ahlâttır. Hakikat ehlinin sermayesi aşk-ı sübhandır. Talepte kararlılık, kararlılıkta da sabır esastır. Sabır, sadrın genişliği kadardır. Sadır genişliği ise; kabulümüz, sevgimiz kadardır. Kamil insan demek;Bütün duygularda,düşüncede ruhta olgunlaşmış insan demektir., Dervişân, Mürşidinin eşiğinde sadık olduğu sürece, farkında olsa da olmasa da tekamül halindedir. Kim ki Allah’ı ciddiye almaz ise; Allah o kimseyi ciddiye almaz. Hakkı görmeyen gözler amadır. Gayret olmadan kişinin ulaşacağı hiçbir âliyet olamaz. Kendi gerçeğimize yol bulmak için arz üzerinde var olan bütün mevcudiyetten istifade edeceğiz. Bu fırsat âleminin bir tekrarı daha yoktur. Hiçbir oluşum kendi halinde, kendi başına müstakil değildir. İhvan isek bir iddianın sahibiyiz demektir. İhvanın kemâlâtı, olgunluğu, karşılaşmış olduğu olumsuz tecellilere verdiği tepkilerle ölçülür. Kişi muhatabı ve müdahili olmadığı hiçbir meselenin şahidi olamaz. Herkes kazanımlarını kayıplarını tespit etsin ki şuurlu bir hayat yaşayabilsin. Birebir uyarılar insanı daha çok uyandırır. Bütün canlılara dostça yakın olmalıyız. Tekâmül için her anı yeniden yaşamak , her anın yeniden talibi olmak zorundayız. Gayret etmeyen kişiden Kâmil insan olmaz. Ehl-i talip bu Kâinatın özelidir, özetidir. Kul, hizmeti kadardır. Kul, sevgisi kadardır, Kul hoş görebildiği kadardır. Kul feragat edebildiği kadardır. Kul paylaşabildiği kadardır. Ehl-i ihvan’ın sevgisi Rabbi’nin sevgisi, meşguliyeti Rabbi’nin meşguliyeti olmalıdır. Her an Rabbi ile meşgul olanın, muhatabı Rabbi olur. Güzel bakmalı, güzel konuşmalı, güzel dinlemeliyiz. Hayırları geciktirdiğimiz zaman şerre dönüşür. Şerleri geciktirdiğimiz zaman hayra dönüşür. İhvanın irşad olmasının ön şartı teslimiyattır. İlmen yâkinlik; bilmek ve kabul etmektir. İhvan telkin edileni yaşadıktan sonra Hakkel yâkina ulaşır. Kul, Rabbini ne kadar ciddiye alırsa, Rabbi’de onu o kadar ciddiye alır. Rahman’ın sevgilisi olmak gönlü cenab-ı Resulullah’a yönetmek ve tabi olmakla orantılıdır. İhvan, kendi özünde kâmil duruşa ulaşırsa, onda bir değil de nice esmanın açılımı, nice sıfatın inkişaf ve izhariyeti yaşanacaktır. Dünkü gibi konuşan, dünkü gibi anlayan, dünkü gibi yaşayanın anı ve akibeti hüsrandır. Ehli gönül olan, ,Resulullah’a ve Ehli Beyt’egönül veren Ehl-i İhvan’ın seyr-i sülüğü nefis merkezli akıl ile değil gönül merkezli akıl iledir. İhvan, hayırda ve şerde damlayı derya mesafesinde görecek kadar Rabbini önemseyen olmalıdır. Hakka vuslat, ancak aşk- sübhân ile olur. Aşığın, sevgisinin sancısıyla uykularının kaçması lazım ki, orada aşktan söz edilebilsin. Hayatla zıtlaşan değil hayatla uzlaşan olmalıyız. Eğer kişi yarışacaksa hayırda yarışsın selâmda, yarışsın, paylaşmada hoş görüde affetmede yarışsın. Kişi tercihinin neticesini yaşar. İnsan, sevebildiği kadar, değer üretebildiği kadar insandır. İhvan, arif olmalı ve gönlünü bütün olumsuzluklardan arındırmalıdır. Herkes yaptıklarının neticesini yaşayacak. Biz kulluğumuzu her gün yeniden yenilemeliyiz. Üstünlük ancak takva ile sevgi iledir. Allah hiçbir zaman abes ile iştigal etmez. Her işte bizim için hikmet ve hayır vardır. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. Herkesin şeytanı, Cebrail’i, Mikail’i, İsrafil’i ve Azrail’i kendisiyle beraberdir. Ehl-i ihvan demek arif olan, Hakk'a eren demektir. Sevginin tezahürü ibadettir. Eğer inanıyor, iman ediyor, seviyorsanız, yap denileni yapacak ve aksatmayacaksınız. Sevenin ne gecesi ne gündüzü ne yorgunluğu ne bahanesi ne de mazereti olur. Karşılaştığımız zorlukların tamamı tekâmül için ikrarımızı ispat içindir. Bu âlem teşbih, tespit, tenzih, takdis ve şahadet âlemidir. İnsanın Hak katında kadri, kıymeti sevgisi kadardır. İnsan, yaşadığı zorluklar aşabildiği engeller kadar insandır. Hiç zorluk, acı çekmeden, uğraş ve çaba sarf etmeden kimsenin başarıya ulaştığı görülmemiştir. Hepimiz Allah’ın Resulûllah’ın ve Ehlibeyt’in aşkından muhabbetinden istifade edip Hakk’ta bakileşebilecek yetilere sahibiz. İnsan, asliyeti kendisine unutturulmuş varlıktır. Müsemmâ ehli olan için, isimler değişşe de asliyet değişmez. Hiçbir güzelliği kendimize mal etmeden, bütün güzellikleri Rabbimizden bilmeliyiz. Herkesin imtihanı iddiası kadar olur. Yani iddiası büyük olanın, imtihanı da büyük olur. Kâinat, insan için, insana hizmet için halk edilmiştir. Hayatın tamamı, kulluğun ve dostluğun talimidir. Kişi bilgisinde değil yaşantısında kâmil insan olur. Bizim yaşadıklarımız; tercihlerimizin, taleplerimizin ve dualarımızın neticesidir. Mezheplerin farklı olması, dünya iklimlerinin, ırkların ve kültürlerin farklı olmasındandır. İrfan mekteplerinin temelde aynı, detaylarda farklı farklı olması insanların, meşreplerinin farklı farklı olmasındandır. Kimi takva ile kimi zikrullah ile, kimi hizmet ile, kimi de ibadet ile Hak rızasına ulaşmak ve kâmil insan olmak arzusundadır. Din adına zıtlaşmalar, taraflaşmalar ve tefrikalar çıkarmak Rahman’ın ve Kuran’ın reddettiği duruşlardır. Elin eksiğiyle uğraşan, kendi eksiğini hiçbir zaman göremez. Biz bu âleme eksik tespit zabıtalığına gönderilmedik. Âşık; mâşûkunu hususiyetle geceleyin, en çok yalnızlık halindeyken düşünür. Geceleri ve seher vakti çok özeldir. Dostluğun ilk şartı sevmektir. Fakat çıkarsız beklentisiz sevmektir. Dost olmak, dostun her türlü yüküne katlanmaktır. Bizim için yaşamak bir gündür, o da bugündür. Kulluk adına yapmamız gereken ne varsa sabırla ve ihlâsla yapmalıyız. Hak katında gıdalanmanın birinci esası, âdab-ı Muhammediye ve hakıkati Mahmudiye ile kıyam durmaktır. Biz eyvallah tacını, sensin’ tacını başımızdan, hiçlik hırkasını da eğnimizden hiçbir zaman çıkartmayacağız. Bir damlanın hiçliğe ulaşması, onun deryaya düşmesiyle olur. Bize ulaşan her tecellinin, Mevlâ'dan olduğunun bilincinde olalım ve rıza gösterelim. Sakın tecellilerden kahreden, kederlenen olmayalım. Tecellilerden şikayetçi olmak, kulun Rabbine olan saygısızlığıdır. İhvan, hangi tecelli içinde olursa olsun, mutlaka güzel düşünmeli ve güzel değerlendirmelidir. Edep ve âdap dışında nefes almayalım. Biz, Cenâb-ı Resûlullah’ın vitrini olmalıyız. Bütün nimetler ve âliyetler, gayret ve hizmet iledir. Biz hangi hali yaşıyorsak bizim için hayırdır ve hikmetlidir. Hikmete tabi olanlar hikmet ehli olurlar. "Senin için Ya Rabbi" zevkiyle hayatı yaşayalım. Huzur, ancak tevhid ile aşk ile sevgi ile Allah’a ve Resûlun’e yönelmek iledir. Güzel ahlâk ve sevgi insanlığın omurgasıdır. Her gününü son gün, her namazını son namaz, her muhabbetini son muhabbet gibi kabul eden kişinin yaşantısı Ehl-i ihvanca olur. Büyük laf etmemeye sahibi olalım. Ehl-i Beyt olmak, hem nesebi hem de mezhebidir. Ehl-i Beyt, Kur’an’ın ete kemiğe bürünmüş halidir. Yaptığımız her şey kulluğumuzu ispat edercesine olmalıdır. Halkı memnun etmek için Hakk'ı incitmeyelim. Kemalat, hissedilen ilk nefesten son nefese kadar sadece Allah ve Resûl’u için say ve gayret etmektir. Tevhid-i Ef-al hakikatin zübdesi, tevhidin nüvesidir. Kullukta edebi olmayanın Hak’ta izzet bulması mümkün olamaz. Hikmetleri seyretmenin tek şartı, tecellilere karşı sabırlı olmaktır. Kişi yaşamış olduğu imtihanları aşabildiği kadar tekâmül etmiş olur. Aslında bize zor gelen tecelliler, bizim için ikramdır. Kulluğun esasında yap denileni yapıp sonucuna da razı olmak vardır. Bütün kâinat, kişinin kendi hakikatine misaldir. Öncelediğimiz Allah ve Resûl’u olmalı. Ertelediğimiz ise nefsimizin arzu ve istekleri olmalıdır.. Dervişi tekâmül ettirecek olan iştiyakı, kendine olan telkini, ve gayretindeki kararlılığıdır. Her günü yaşamak, her günü diğer günden farklı bir alana taşımak için biz bugünün talebesiyiz. Hatasını kabul edip hatasından dönen kul hayırlı kuldur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İhvan ne dünle ne de yarınla zaman kaybedecek sadece anını ve gününü değerlendirecek. İhvanlık, halde örnek olmaktır. Aile yaşantımızla, tecellilere olan tepkilerimizle, kişilerle olan ünsiyetimizle, her halimizle hele hele de ibadete olan düşkünlüğümüzle fark edilmeliyiz. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, Hak katında şerefli olamaz. İbadet etmenin hoşnutluğunu yaşarken bu hoşnutluğu, ibadet etmeyenlere karşı bir üstünlük saymadan fail Allah'tır zevkiyle yaşamalıyız. Kıyas, şeytani sıfatlardandır. Karşımızda gördüğümüz eksikliği önce kendimizde tetkik etmeliyiz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrine mürşitsiz yol bulamaz. Baki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak Hak’ta ölüp Hak’ta dirilmektir. Hayata ders veren değil de hayattan ders alan talip olmalıyız. Anlayan ve öğrenen olmalıyız. Anladığını genişleten, hayatına uyarlayan olmalıyız. Tasavvuf önce şeriat-ı Muhammediye ile hakikat-ı Mahmûdiye ile hikmetler talim edilir. Bir meselenin görevlisi olmak ayrı şeydir, gönüllüsü olmak ayrı şeydir. Ehl-i ihvanla konuşularak halledilmeyecek hiçbir mesele olmamalıdır. Hak dostları bir araya geldikleri zaman bakışmaları bile muhabbettir. İhvanlığın dört ana esası vardır; ihlas, şecaat, cesaret ve cömertliktir. Hayatın tamamında, her adımda, her bir nefeste; bir tuzak, bir imtihan vardır. Gönül, Rahman ile coşarsa; kişi karşılaştığı her türlü tecelliye sabır ve tefekkür ile mukavemet gösterir. İhvan, ne Dünya ne de ahiret beklentisi olmaksızın kulluğunu fi-sebilillah yaşamalıdır. Kur’ân'ı öğrenmeye, okumaya, okutmaya, anlamaya ve yaşamaya çalışalım. İslam, yap denileni yapmak; yapma denilenden uzak durmaktır. Kulluğunu yarına erteleyenin Allah sevgisi yeterli değildir. Tekâmül etmek için sürekli gayret halinde olmalıyız. İnsana olan sevgisizlik Allah’a olan sevgisizliktir. Allah’a vuslat ancak Aşk-ı sübhan ile olur. Hak’ta bâki olabilmek için kayıtsız şartsız teslim olmalıyız. Dilimizde zikrullah ile gönlümüzde her daim muhabbetullah ile inşa olmaya çalışmalıyız. Şeriatın ihlâl olduğu yerde hakikat olmaz. Her türlü tecelliden istifade edecek kadar arif,hiçbir zorluktan yılmayacak kadar da dirayetli olalım. Arif olan baktığı her zerreden, karşılaştığı her tecelliden kendisine istikamet arar. Ehl-i ihvan hatasında ve günahında ısrar etmeyen ve tövbesinde aceleci davranandır. Âşık maşukundan gelen cefalardan haz duymazsa gerçek aşık olamaz. Kendisindeki gayrilikten arınan insan için dışarıda ve içeride gayri olan hiçbir şey kalmaz. Kişinin samimiyeti, sadakati ve sevgisi ona istikamet verir. Bizden istenilen öncelikle safiyet, samimiyet ve sadakattir. Ehl-i ihvan öyle bir kristalize olacak, safiyet kazanacak, kendi benliğinden öyle bir sıyrılıp latifleşecek, şeffaflaşacak, kendine ait bir renk zan düşünce ve duygu kalmayacak ki Allah’ın boyasıyla boyansın yani Resûlullah’ın haliyle hallenmiş olsun. Gayret, kulluğun esasıdır. Biz bildiklerimizle amel edelim. Bilmediklerimiz, bize bildirilecektir. Her Ehl-i ihvan bulunduğu cemiyette fark edilmelidir. Bizim sabrımıza, bize kötülük yapanların şahitlik etmesi lazım. Asli maksadımız, nefsimizi ve Rabbimizi tanımaktır. Gayret etmeyen kişiden kâmil insan olmaz. İhvan, kendi hakikatine seyri sülük ederken hem dünyasını hem de ukbâsını saadete erdirmiş olur. Muhabbetimiz Resûlullah’ın ve Ehl-i Beyt’in muhabbeti, davamız Hak davası olsun. Eğer insan Rahman’ın aynası olacaksa yansıtıcılığının çok net,arı ve duru olması lazımdır. Eğer bir olumsuzlukla, zorlukla karşılaşıyorsak, bu bizim olumsuzluluğumuzdandır. Arz ve semada her ne olursa insan ile ilişkilidir. Sözümüzün ilk müşterisi kendi kulağımız olmalıdır. İslâm şahitlik ile başlar, şuhut ile yaşanır. Ve yine şahitlik ile kemal bulur. Hangi başarı vardır ki uğraşsız gayretsiz ve gönülsüz zuhura gelsin. Aşığın ölümü Hakk’ta vuslat, sonsuzluğa uyanmak ve sonsuzluğu yaşamak olur. Artık etrafımızla ve kendimizle olan kavgamızı bitirip, sevgiyle nefes almanın gayretinde olmalıyız. Kişinin kararlılığı tecellilere gösterdiği mukavemeti kadardır. Aşık hep maşukundan söz etsinler, hep ondan konuşsunlar ister; zaten gayrı şeyler aşığı rahatsız eder. Kişi mutmain olmadıkça kulluğunda, dostluğunda hep hüsrandadır. Cemal aşıkları için gayri olan her şey haramdır. Zikrin esası namazdır, muhabbetullahdır. İhvan, hayatın tamamında Rahman’ın iradesi altında yaşamaya dikkat ve özen göstermelidir. Her şeye rağmen seveceğiz Her şeye rağmen hizmette gayretli olacağız Kulluk, içinde Rabbi'nden başkasını bulundurmayan, gayrilerden boşalmış hiçlik makamıdır. Hayatın ve kulluğun emanetçisi olduğumuzu, bu emaneti taşımamız ve ehline teslim etmemiz gerektiğini hatırdan çıkartmamalıyız. Hayatı hep Hakkça yaşamanın gayretinde olmalıyız. Hayat, bizi kullukta belirli bir kıvama taşımak içindir. Kendine gafil olan, Allah’a arif olamaz. Her varlık Hakk'tandır ve Hak ile kaimdir. Bütün masivalardan arınmak, “ölmezden önce ölmek” Hak’ta ebed olmak; olağanüstü bir azim ve gayret ister. Kişinin kararlılığı, cesareti, azmi ve sevgisi bir arada tekmil olursa; kişinin önünde aşamayacağı engel ve mâni olmaz. Talibin âli ve en yüce değerlere ulaşabilmesi, Allah ve Resûlu’ne olan muhabbeti, sevgisi ile orantılıdır. Hedefimiz ve gayemiz, bugün tevhid noktasında Allah’ı Resulullah’ı ve Ehl-i Beyt’i dünden daha farklı idrak etmek ve yaşamaktır. Tevhid adına bize yapılan teklifatın tamamını yaşamak, bizi kendimize döndürmek ve kendi hakikatimizle tanıştırmak içindir. Tevhid meratiplerindeki yaşam talimlerinin tamamı, bizi kendi ruh derinliğimizdeki iç potansiyelimizden istifade ettirmek adınadır. İhvanın bilip, yapmak isteyip de yapamamasının sebebi kendisinde yetersiz olan kararlılığı, gayreti ve talebidir. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, mükerrem ve münevver olamaz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrinde mürşitsiz yol kat edemez. Kulluk adına yaşanılacak ne kadar âli değerler varsa, bunların tamamı ancak mürşid-i kâmilin nezaretinde ve refakatinde yaşanılabilir. Bâki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak, Hakk’ta ölüp Hakk’ta dirilmektir. Yaşadığımız ne tür olumsuzluk olursa olsun, bizim hedefimize olan iştiyâkımızı arttırmalıdır. Her türlü olumluluk ve olumsuzluktan istifade eden olalım. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. İhvan, kendisini yargılayan, kendisini öz eleştiriye açık tutan ve kendini kemâle taşıyan olmalıdır. İhvan, ancak telkin edilen hikmetli sözleri, hadisleri ve ayetleri yaşantısına uyarlayarak gayretinde istikamet bulabilir. Kim hidayeti dilerse hidayete ulaşacak; kim hidayete ulaşmak istemezse Rahmân da ona hidayet etmeyecek. İnancı olmayanın istikameti olmaz. İnsan-ı asli Allah’ın aynasıdır. Nurun olduğu yerde zulüm, dinin olduğu yerde kin, sevginin olduğu yerde nefret olmaz. Ehl-i ihvan demek arif olan gerçeklere eren demektir. Herkes tercihinden yönelişinden meyil ve rızasından sorumludur. Nimete ulaşmak için mutlaka hizmete talip olmalıyız. İhvan düşünmekle, keşfetmekle ve gayret ile kemâlat bulur. “Rabbim” diyen için zaten zorluk yoktur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İslam, aslen teslim olmak ve selamet bulmaktır. NAMAZ VAKİTLERİ

rüyada yağmur altında dua etmek nedir